9 Nisan 2013 Salı

Üç dilek!



- Obarey! Sen de kimsin?
- Şişenin cini!
- Buyur?!
- Sen buyur, üç dileğini gerçekleştireyim!
- Niye kine?
- E, beni yıllardır hapsedildiğim şişeden çıkardın ya!
- Yav, git işine kardeşim, başka birini bul işletecek.
- Lan olm, akıllı ol, hiç mi duymadın şişenin cinini?
- Duydum da, masal o!
- Masal misal değil, etiyle kemiğiyle... Eee, yani dumanıyla, amaaan işte, her neyse..
- Ne neyse?
- Cinim lan beeeennn!
- Tamam tamam, prosedür ne sizin alemde?
- Sen üç dilek söylüyorsun, ben anında...
- Yani dilekçe yaz, imza için kapı kapı dolaş filan yok mu sizde?
- Dilek büyük olunca bazen cin padişahının izni gerekir, ama nadiren!
- Yav, git işine, bizimki yetmedi bir de sizin bürokrasinizle mi uğraşcaz, anasını satiim.
- Öff! Çıldırtma adamı... Eee, yani cini! Dile dileyeceğini bitsin bu iş!
- Olm, lambanın cini olsan düşünürdüm de, “şişe” biraz endişelendiriyor beni...
- Uzatmaaa, ha şişe ha lamba, ayrıntılara takılma fazla.
- Ama şeytan ayrıntıda şey ediyodu...
- Ööff, tam adamına çattık...
- Tamam lan o zaman, söylüyom bak ilk dileğimi!
- Söyle, anında olmuş bil...
- Üç dilek sınırlamasını kaldıracaksın benim için
- Okkkey, üç direk sınırlaması kalktı!
- Direk değil lan dilek!
- Hay allah, komut dilimde bulunmayan bi dilek olunca böyle oluyor işte!
- Direk yerine Dalek diye anlamış gibi yapsan daha yaratıcı olurdu.
- Olm aslında aklıma geldi de Doctor Who’yu hiç sevmem.
- E, neyse, noolcak bizim ilk dilek?
- Yandı bitti kül oldu!
- Hadi len olur mu öyle şey! Ne biçim cinsin sen?
- Cin gibi olm, yerler mi bu klasik numarayı?!
- Hay ben senin...!
- Buyur abi!
- Bu ne len, sigaramı mı yakacan?
- Yoo, ateş işte!
- Nereden çıktı şimdi bu!
- Hay ben senin dedin ya, işte anam bu!
- Anan mı?
- Evet, ateşten doğduk ya biz, bilmiyon mu?
- Orası tamam da, ben dilek diye söylemediydim ki onu...
- Ohoo, sen de amma mızıkçı çıktın.
- Niye ki?
- Önce üç kaat yapıyon, sonra, dilemedim de falan da filan da!
- Ulen çamura filan mı saplandıydı senin şişe?
- Yok canım, ne alaka?
- Çamura yatıyon da habire, ondan!
- Yok olm asıl çamur olan sizsiniz!
- Bak seeen, niyeymiş o?
- E, çamurdan yaratıldınız ya, bir yerden belli edeceksiniz ham maddenizi!
- Hay ben!... Tamam tamam tuttum dilimi!
- Çabuk öğreniyorsun!
- Ya, ne demezsin!
- E, hadi söyle son dileğini!
- Önce bir durum değerlendirmesi yapayım, dur bi dakika...
- Valla iyi günümde olmasam, durum değerlendirmesi yapma isteğini de dilek sayardım, şükret ki bugün keyfim yerinde.
- Anlaşılan senin dilek milek yerine getireceğin yok.
- Ee, makul bir şey olursa bi kıyak yapardım aslında.
- Yok yok, en iyisi seni şişene geri sokayım ben.
- Yapaman ki!
- Biraz uğraşırız, vakitten bol ne var!
- Olm, kolay mı, ne cinciler, büyücüler uğraştı benle de kıvıramadılar.
- Sonunda biri sokmuş seni şişeye ama.
- Ee, bazen bükemediği bileği öpüyo insan, ee, şey yani cin!
- Belki bizim bileği de öpersin, ne biliyon?
- Yap ta göreyim ulan, hodri meydan...
- Igh, uggh, kkkk..
- Oyle olmaz ki!
- Olucak olucak, çok güzel olucak!
- Len bi kaza çıkacak şimdi..
- Acık sabreeet!
- La dur!
- Direnme, yoksa gerçekten çıkacak kaza!
- Lan laaaan!
- Kkk. Uuuggh, HAH!
- HINK!
- Haha, ne oldu cinisi?
- Ne nooldu, sokamadın ki beni şişeye!
- Eee, özne ile nesne yer değiştirdi, ama sonuçta yüklem yerli yerinde!
- Vay adi!
- Yaaa!
- Alçak!
- Çaktım zaten!
- Nasıl çıkaracaz lan bunu?
- Geçti Bor'un pazarı, sür eşeği Niğde'ye..
- Bak, boru moru deyip adamın, eee, yani cinin asabını bozma...
- İşin iyi tarafını gör; artık kimse seni şişene sokamıycak...
- Ama ama...
- Nooldu, keyfin mi kaçtı cicim? Eee, yani cinim!
- Yoo, bilakis...
- Bakıyorum yiğitliği de elden bırakmıyorsun.
- Alakası yok..
- "Pain so close to pleasure"culardansın öyleyse...
- O ne demek len?
- Zamanla anlarsın...
- Bak çıkartırsan bunu her şeye baştan başlarız.
- Nası?
- Yine üç dilek hakkın olur, işte...
- Sen o dilekleri al da...
- Olmaz ki!
- Olmaz di mi?
- Olmaz tabi, şişe var!
- İyi o zaman, beni hatırlamak için bol vaktin olacak...
- Ne hatırlıycam lan seni...
- Hele bir şurda otur düşün, fikrin değişecektir hemen.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder