19 Nisan 2013 Cuma

Soyut Evrenin Ezcümle Kısa Tarihi, 2. CİLT! :)

SNaylon klonları çatışmaları başlatmak ve körükleyerek ırklarının bilinen tek yaşam kaynağı olan savaş ekonomisinin büyüyerek devamını sağlamak için sürekli intihar görevlerine gönderilirlerdi. Temel modeller kendilerini klonlar ve klona canlı çıkması mümkün olmayan özel görevler verilirdi. Klonlar bu intihar görevlerine biyolojik uyarıcılar eşliğinde adrenalin bağımlısı yapılmış olarak çıkarlar, şans eseri kurtulmaları halinde adrenalin arayışlarını sürdürecek şekilde saldırgan eylemleri sürdürmeye devam ederlerdi. Bir klon uzay zaman karmaşasına neden olmamak için asla genlerini taşıdığı özgün form ile yanyana görünmemeli, tüm sistemden özenle gizlenen SNaylon türünün varlığına dair bir kanıt bulunmasına izin vermemeliydi. Görevi tamamladığı halde sağ kalan ama arananlar listesine eklendikleri için sistemin çöl gezegenlerine, astroidlerine sığınan bazı SNaylon klonları karşı konulmaz adrenalin ihtiyacını karşılamak için intihar ederlerdi.

Sistem genelinde intihar vakaları sadece SNaylon klonları arasında görülmezdi. İkinci bir tür daha vardı intihar eğilimleri sergileyen. Barış gönüllüleri!

Kaynaklarının ortak kullanımının ve eşit dağılımının her iki safta yer alan herkese yarar sağlayacağını değerlendiren barış gönüllüleri ise hiç değilse gelecek kuşakların refah ve huzura kavuşması için savaşan tarafların yöneticileriyle gizli görüşmeler yürütmüş, kesin sonuçlar alamayacaklarını bilmelerine karşın yine de bu uğurda canlarını tehlikeye atmışlardı.

Öte yandan, asilerin sürgüne gönderilmesi ÇiFor içindeki aykırı sesleri susturmaya yetmemiş, savaş koşulları nedeniyle ilan edilen sıkıyönetim ve olağanüstü hal idareleri halkı iyice bunaltmış ve yeni isyanları tetikler hale gelmişti. Durumdan hoşnutsuz olanların bir kısmının ya ÇiDi'ye göçmesi ya da bu ülkenin sorgusuz sualsiz çifte vatandaşlık vermesinden yararlanarak üretimlerinin bir bölümünü buraya aktarması ÇiFor yönetim kademelerinde yavaş yavaş başgöstermeye başlayan tutarsızlık ve panik havasını pekiştirmişti. ÇiFor'dan ayrılmayı seçen ikinci bir grup ise kendilerine ait bir gezegen bulma umuduyla yola çıkmış, ÇizRom ve Eb2ok ikiz güneşleri etrafında yol olan irice bir asteroitte yaşam koşulları çok uygun olmasa da Bizzko krallığını kurmuş, ancak popülasyonun dengesiz dağılımı ve zenginliklerin adaletsiz paylaşımı nedeniyle uzun süre hayata tutunamamışlardı.

Otokratik bir yönetimin hüküm sürdüğü ÇiFor'daki huzursuzluk sadece halk katmanlarında değil orta sınıf yönetim kadroları arasında da kendini göstermeye başlamış, ibrenin eksi değerlere yönelmesi ayrışma ve saflaşmayı hızlandırmıştı. Kimi yöneticiler yüksek sesle düşüncelerini dile getirmiş, ellerinde bulundurdukları kaynakların tüm sisteme açılmasının savaş gerekçelerini ortadan kaldıracağını ve buraya akıtılan enerjinin yararlı alanlara yönlendirelibileceğini iddia etmiş, kimileri ise hamasi söylemlerle son ferdine kadar ülkeyi savunmanın bir onur meselesi olduğunu ilan etmiş, bazıları da gün be gün yaşanmaz hale gelen bu gezegenden kendilerini güvenli bir limana götürecek en iyi güneş rüzgârını almak üzere yelkenlerini her an açık tutmaya başlamıştı.

Kimilerinin bağırıp kimilerinin sustuğu, kimilerinin de renk vermeden havayı kokladığı tartışmalar çıkmaza girdiği sırada siyasi anlamda iyice bölünen ÇiFor'un üst yönetiminde yer alan bazı kişiler gezegenin önemli can damarı olan ve Eb2ok güneşinden elde edilen yakıtın rafine edildiği enerji havzaları üzerinde hak iddia ederek cüretkâr bir yönetim darbesi girişiminde bulunmuşlardı. Darbe girişimi gerek planlama yetersizliği ve gerekse öngöremedikleri direniş nedeniyle kısmen başarısız olsa da darbeciler çok güçlü bir silah olan Endybomb'a başvurmuş ve gezegeni ortadan ikiye bölmüşlerdi. Patlamanın etkisiyle ÇiFor'dan kopan devasa parça ÇizRom güneşinin çekim alanından kurtulmuş ve Eb2ok güneşi çevresinde kararsız bir yörüngeye oturmuştu. Sonraları bu gökcismine ve üzerinde kurulan devlete Esk ismi verilecekti. Yörüngesinden sapan ÇiFor ise küresel bir felaketle yıkılışın eşiğine gelmiş, bombanın yarattığı radyasyon bulutları gezegeni kaplamış ve halkını hiç bitmeyecek gibi görünen aylarca sürecek bir karanlığa mahkûm etmişti. ÇizRom güneşi bir daha asla umut ve bereket taşıyan eski parlaklığına ulaşamayacaktı bu topraklarda.

Öncül tüm işaret ve uyarılara karşın önlem almakta yetersiz kalan ÇiFor yönetimi bu sarsıcı gelişmelerin şokundan kurtulamamış, üst üste yanlış hamleler yaparak içinde bulundukları kötü durumu daha da beter yöne sürüklemişti. Darbecilerin nihai hedefleri olan ülkeyi bölme planının başarıya ulaşması için öncelikli gereklilik olarak tanımlayıp sinsice uygulamaya koydukları, yönetim kadrosu içindeki gerilimi tırmandırma stratejisi, yürüttükleri uzun vadeli plan sonucu meyvelerini vermişti. Bu amaçla uyguladıkları güdümleme yöntemleri zaten yaşanan savaşlardan bunalmış ve kopma sürecine girmiş birçok sadık vatandaşın da tüm umutlarını yitmesine neden olmuştu. Umutsuzların yeni bir yaşam kurmak için ÇiFor gezegeninden kopan parçada darbecilerin kurduğu devletin topraklarına göç etmeye başlaması, ÇiFor'un üretken gücünü de alıp götürmüş, ele geçirdiği Eb2ok enerjisini kullanarak hızlı bir büyüme evresine giren Esk'i SNaylon türü için de umut vadeden bir oluşum haline dönüştürmüştü.

Tek cephedeki savaşı bile o güne kadar zorlanarak yürütebilen ÇiFor yöneticileri gelinen noktada kurulan yeni gezegen-devlet Esk ile mücadeleye mecalleri olmadığını görmüş, açılacak ikinci bir cepheye sürülecek ne yeni savaş donanımı, ne insan gücü, ne de yetkin bir komuta kademesi kalmadığının farkına varmış, ÇiDi karşısında tutunmalarının artık söz konusu olmadığını da çaresizlik içinde anlamışlardı.

O günlere kadar umursamaz görünen ve gezegen üzerindeki mutlak güçlerinden destek alarak şımarık davranışlardan çekinmeyen ÇiFor yöneticileri ellerinin altında bulundurdukları tüm zenginliğe, hammadde stoklarına, kalabalık nüfusa, yetişmiş insan gücüne karşın, bütün eylem alanlarında uğradıkları başarısızlığı, tüm cephelerde birbiri ardına gelen yenilgileri, gitgide büyüyen toprak kayıplarını halklarına açıklamak için kendilerini sorumluluktan kurtarmaya yönelik gerekçeler aramaya yönelmiş, ÇiFor'un şaşalı günlerinin son buluşunun asıl nedenleri olan, sorunları saptayıp çözmekte yetersiz kalışları, öteleme ve örtbas yoluna gidişleri, siyasi körlük ve dogmatik yaklaşımlarının yönetsel bir zafiyet oluşturduğu, bu zafiyetin yıkıcı güç kullanımı olarak halka yansıtıldığı, bu nedenle arkalarındaki kamuoyu desteğinin yitirildiği ve sonunda ülkenin iflasın eşiğine geldiği gerçeğiyle yüzleşemeyen ÇiFor yönetimi, bu kötü gidişatın tüm suçunu yükleyecek bir günah keçisi bulma peşine düşmüştü.

Derhal bir gündem değiştirme harekâtı başlatmış ve ÇiFor'un halkıyla barışması için siyasi sisteminin güncellenerek daha özgürlükçü bir yapının belirlenmesini talep ettiği, henüz Endybomb patlatılmadan önce yönetimdeki ayrılıkçı kanadı ve yaratmakta oldukları tehdidi işaret ettiği için bölücülükle suçlanarak dışlanması nedeniyle kendi isteğiyle sürgüne giden eski yöneticilerini tüm olumsuz gelişmelerin baş sorumlusu ilan etmişlerdi.

Her türlü savunma olanağından yoksun olduğunu düşündükleri için suçlamakta sakınca görmedikleri eski yöneticilerinin bir gerçeğe çağrı eylemine girişip uzayaltı frekanslardan solar sistem çapında yaptığı yayınla erişebildiği tüm dünyalara gözlem ve deneyimlerini aktarmaya başlaması, ÇiFor merkezli olarak sistemin içinde bulunduğu tehlikeleri duyarlı canlı türlerine iletme yolunu seçmesi, zıt yörüngeli iki dünya arasındaki anlamsız savaşı irdelemesi, yönetici tutumlarının barış olanaklarını nasıl birer birer tükettiğini anlatması, bir zamanlar içinde yer aldığı dogmalara dayalı siyasi sistemin yanılgılarını gün yüzüne çıkarması, Esk devletinin kuruluş sürecini göstermesi ve canlı yayına aldığı konukların görüşlerini olabildiğince sansürsüz olarak ilgililere aktarmasıyla, Çifor yönetimi bir kez daha nasıl vahim bir hata yaptıkları gerçeği ile burun buruna gelmiş, Esk idarecileri ise yapılan yayın nedeniyle kurdukları devletin ihanet temeline dayandığının sır olmaktan çıkmasından ve hızlı bir ivme ile başlayan atılımlarının kısa sürede küçülme sürecine dönüşmesinden büyük rahatsızlık duymuştu.

Aymazlık içindeki ÇiFor ve Esk, hatırı sayılır bir ekti alanına ulaşan yayının merkez stüdyo ve ana anteni konumundaki yıldız gemisi Vipcortist'i kendi varlıkları için asıl tehdit olarak görüp onu yok etme derdine düşmüş, önce sabotajcılar aracılığıyla parazit üreterek yayını kesmeye gayret etmiş, ardından konvansiyonel silahlarla gemiyi vurmaya çalışmışlar, girişimleri başarısızlığa uğrayınca ellerindeki en ağır silahlara başvurmuşlardı. Şimdi düşüncesizce yaptıkları saldırıda meydana gelen patlamaların öngörülemeyen atom-altı düzeydeki sonuçlarının gelip kendi uygarlıklarını vurmasını endişeyle beklemekteydiler... Üstelik yara almış olsa da Vipcortist hâlâ varlığı ve yayınını sürdürmekteydi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder